intihar bir iştir



bugun sozluge entry gırerken "intihar etmek için kiralık katil tutmak " die bir baslık gordum ve tabii daldım iceri sonra yorumları okurken masamın uzerınde düzenlenmek icin bekleyen dergılerı gordum vee aaa dur dur bı yazı vardı yahu nerdeydı dıe arayıp buldum dergıdende hıc usenmeden yazdım blogumda da yer alsın bu yazı ıstedım (: olalalala keyıflı okumalar... 

- bu yazı, Yeni Dergi'nin Subat 1968'de yayınlanan 41.sayısında Ferit Edgü çevirisiyle yayımlanmıstır.-

Sermayesi : 5.000.000 fr.
Halk yararına calıstıgı onaylanmıs firma
Genel merkez : 73,Boulevard Mortparnasse - Paris Lyon'da Bordeaux'da, Marsilya'da, Dublin'de, Monte - Carlo'da, San Fransisko'da temsilcilikler.

intihar Acentası (i.A.) elındekı en modern olanakları sayın musterılerıne duyurmakla bahtıyardır. Bu olanaklarla sayın müsterilerimiz en cabuk ve en güvenli bir ölüm saglayabilirler kendilerine. Öyle sanıyoruz ki, bu teminat basarısızlıktan korkanları kendıne cekmekte gecıkmeyecektır. Toplum ıcınde cok tehlıkelı bır salgını onlemek amacıyla umutsuz kısılerın ortadan kalkmasını dusunen ıcıslerı bakanımız fırmamızı sereflendırmek nezaketını gostermıslerdır.
Öte yandan i.A. dunyadan ayrılmak ısteyenlere cok uygun yollar gostermektedır. Unutulmasın ki ölüm en kötü düşkünlüklerin içinde özür dileme imkanı olmayan bır duskunluktur. işte Express-Gömme'lerimiz bu amacla düzenlenmistir : yemek, dost ve yakınların bassaglıgı geciti, foto(ya da ölümden sonra yüz kalıbı secme müsteriye aittir),geride kalan şu ya da bu anının teslimi, intihar, tabuta yerlestırme, dinsel tören (mecburıyet yoktur), cesedin mezarlıga tasınması. i.A. sayın musterılerının son arzularını yerıne getırmeyı bır namus borcu bilir.

NOT : Bazı aılelelerın kaygılarını gıdermek ıcın belırtmeyı gereklı buluyoruz : Firmamız bir devlet kurulusu olmadıgı ıcın, ne olursa olsun, cesetler morga kaldırılmayacaktır.

TARiFE

Elektrikle öldürme : 200 fr.
Tabanca : 100 fr.
Zehir : 100 fr.
Boğulma : 50 fr.
Kokulu ölüm : 500 fr. ( lüks sınıf farkı dahil )
Asma : 5 fr. ( fakir fukara intiharı.) - ipin metresi 20 franktan verilmektedir, her fazla 5 santim icin 5 fr.-

Express-Gömme için özel katalogumuzu isteyiniz. Her türlü bilgi için, M.J. Rigaud, genel yönetmen,73,Blv. Montparnasse,Paris (6e) adresine basvurunuz. Bir intiharda bulunmak isteyenlerin bu konuda mektup yazmamaları rica olunur. Her hâl-ü kârda bu istekler cevapsız bırakılacaktır.

i love france (:



nedir bu böyle fransa takıntısı bilmiyorum.. adamlar benı aksanlarıyla sarkılarıyla ulkenın kendısıyle buyuluyorlar. neden bilinmez bir durum bu tamamen ogrenmelıyım benımde aksanım olmalı hatta bılıyor musunuz fransız sairlerin kitaplarını cevirmek istiyorum. fransız sanatcılarını istanbul'a böyle güzel cici organizasyonlarda gelip sahne almalarını ıstıyorum.. sonra orda yasamak istiyorum; böyle kendı halınde yasayan ınsanlarla bır arada. ahhh ahhh sanki benım en kısa zamanda fransız sokagına gidip kendımı orada biraz dınlendırmem gerekiyor.. nasıl da özledim ! ! ! sofyadan geldım gelelı gıdemedım ne bicim yasıyorum yahu ıstanbul da ?? o halde bu pazar fransız sokagındayımm eheh (:


10 yıl aradan sonra tekrar "Sade"





Evet evet cok sasırdınız ben geri geldim gercekten ilginc bir olay bu aylar sonra buradayım tekrar. Uzun zaman sonra bizimle neler paylasacaksın seslerini duyuyorum sanki (: ehehe bugun sizlere ilk olarak Sade in son albümünü anlatıcam. Sade dinleyenlerın bildigi üzere en son 2000 yılında albüm cıkartmıstı  ve ben rahat bir 5-6 sene albüm cıkartmayacaklarını dusunuyordum kı bu 10 seneyı buldu. Herhangı bir maddi kaygı gütmeyen bır grup Sade gerek müziği ile gerekse durusuyla bunu sık sık ıfade edıyorlar zaten. Son albümleri Soldier Of Love, 10 parcadan olusmakta. Albüm geneli minimal soundlarda ve böylece duydugunuz en ufak sesı ıcınızde rahatca hıssedebılıyorsunuz; vokalin o gizemli ses tonu arasındaysa kayboluyorsunuz dinlerken. Sarkıların hemen hemen hepsi mid-tempo da ve yavas. Parcalara söyle bir göz gezdirecek olursak eger, "The Long Hard Road" bence albumdekı en kalıtelı sarkı. Akustık gitar ve yaylılarla bırlıkte vokal adeta sevıyor diyebılırim. "Bring Me Home" dikkatimi ceken bir baska parca ritim olarak albümün en hızlı parcası. Buna ragmen yumuşak ve genel konseptıne uygun albumun. Onun dısında albümün ilk parcası da olan "The Moon And The Sky" parcası albümde diğer parcalara nazaran daha bır keyıf alarak dınledıgım bir parca. Sade ile ilgili yazımı tamamlarken keskee istanbul a da gelseler de dinlesek kanlı canlı demek geldı ıcımden ve evet gizleyemedim (: 

bekle beni istanbul...


eveeeeeeeeeeeeeettt istanbul a donuyorum sonunda ! tanrı'ya sukurler olsun ! ehehe evet artık dını ımanda bırıyım ehehe :D saka saka ısın espırısı oraları... :) sınavımı atlatıp ıstanbul a gelıcem ınsallah cuma aksamı yola cıkıp cumartesı sabah evımde olucak olmak harıka bır duygu ! ama once vermem gereken lanet olası ıkı sınav var bırı persembe gunu saat 2 de yazılı sınav olucak... digeri de cuma gunu 9.5 itibaren kaca kadar bılmıyorum ama tek ıstedıgım evıme donmek artık.. annemi kardesimi anneannemı odamı arkadaslarımı cok ozledım.. ama sadece 2 gunum kaldı bugun yarın sonraki gun yolcu olacagımdan saymıyorum bıle onu :)) ehehe yarın butun gun gene ders calısıcam.. bana sans dıleyın eyyy blog halkı ! ! bolcaaa ihtiyacım olucak cunku :) sizi seviyorum.. ehehehe.. ii geceler ve istanbul da gorusuruz... ;) !

yemek heyecanı....


eheheh onca gunun ardından yemek heyecanı dıe bi baslıkla geri donmek vayyyy noluyoo bana tanrımmm ! ! twitter ı bıle kullanamıyorum ne zamandır ayak ustu bak cık ! hayra alamet seyler pek deıl bunlar.. ama bence ii seyler.. internet ortamından kendımı birazcıkta olsa cekıp alabilmek.. benım gıbı bırının bunu basarması dehset bır eylem :) pekii neler yapıyorum ınternet basında olmadıgım zamanlarda söylim.. hastayım iyilesme cabalarındayım lanet olası persembe ve cuma gunu yapılacak sınavlara oturup calısıyorum.. farklı bır ortamda farklı ınsanlarla bır aradayım.. degisim o kadar iyi geliyor ki ruhuma eskisi gibi neseyle yazabiliyorum.. kimseyi sıkmamaya basladım tekrar kendıme donmek "kendım gıbı olabilmek" cok güzel birsey... bazen özlüyorsun kendını.. sen hıcbır sey yapmadıgın halde baskaları yuzunden yıtırdıgın kırıp ıncıttıgın canını yaktıgın hatta kendın bızzat kovaladıgın kendını.... uzun zaman olmayınca hayatında ozluyorsun tekrar arzuluyorsun.. yenı yenı bırseylerı ogrenmeye baslayan kucuk cocuklar gıbı herseye dokunma kesfetme heyecanıyla dolu oluyorsun kendıne gerı donunce.. yasamalı tekrarlamalı denemelıyımm ! diyorsun..
   bazen asık oluyorsun... sonra yitiriyorsun.. ters zamanlara denk gelen ve yanlıs tanıtılan ınsanlara asık oluyorsun ve bazen sen suclu degılken bıle kaybeden sen olabiliyorsun.. bu durumun en güzel yanı ne biliyor musunuz ? eger kendınız sıze geri dönmüs ve güveniniz tekrar geri gelmisse iste o zaman bu durumda kendınıze sadece güzel bir anıydı dıyorsunuz ve gercekten güzel bir anı olarak kalıyor.. üzerinde durumu obsesiflestirebileceginiz hıcbır durum olusmuyor..verdıgınız kayıp buyuk bıle dursa karsınızdakı ınsanlar ıcın, sıze bırcok sey kattıgını -gıdısının de varlıgının da - dusunursenız belkı de bazı seyler kısayken araya mesefa gırdıgınde ya da uzagınızda var oldugunu bıldiginizde yasamak daha güzelde olabiliyor.. ne sacmalıyorsun ahtel diyorsunuz sızde tahmınımce diğer herkes gibi.. gercekten acıtmıyor.. o yokken hıc varolmamısken yanınızda onun ıcın sadece yazmak.. gunluk tutmak yada buraya yazmak gıbı bırsey... tek olay kagıda daha dogrusu bır muzık defterıne yazmaktan gecıyor.. ehehe bu cok güzel birsey.. "yazarken hıc kımsenın sızı engelleyemıyor olması" cok güzel birsey.. sız kendınızle tek basınızasınız... belki o da okuyorur ha blogumu ? yazdıklarımı ? olabilir mi kii ? sanmıyorum... ama acı cekmıyorum.. dun gece daha dogrusu ondan onceki gece yarısı eski bir arkadasımla konusuyoruz.. kendıme olan güvenimin inancımın huzurumun mutlulugumun geriye gelmesını o kadar cok sagladı ki size anlatamam.. senın yanındayken cok rahatım dedi..ne bilim garip bir neseli mutlu sempatik şapşap bir ifade tasıyorsun dedi.. ve senı özledik dedi... uzun zaman sonra kendını tekrar degerli hıssetmek... sımdı bu satırı okuyan arkadaslarımın bır kısmı kudurucaklar hayır olay o deıl sızlerde deger verıyorsunuz bılıyorum.. ama yaklasık 1.5 senedır gorusmuyoruz ve 1.5 sene sonra özlenmek hala aynı hısslerı ınsanlarda uyandırmak aynı guvenı koruyor olabilmek cok güzel birsey... demek istedigim bu aslında..o anda ne anladım biliyormusun.. ? hata eksıkler sorun bende deıl aslında.. insanlar baktıklarında gormek ıstedıklerını goruyorlar bende.. almak ıstedıklerı halıyle alıyorlar benı hayatlarına.. ben oldugum gıbıyım degısen birsey yok... her zaman kii ben iste... :)
         neyse gene attıgım baslıktan cok uzaklastım.. :) ehehe alıstınız gercı sızde artık bu hallerıme.. sonra aynı arkadasımla konusurken benden saatin 3 ünde makarna isteyen dengesiz insan toplulugunun acızzzz die ısyanlarını duydular ve benım merhametlı kalbim ( :P ) kalktı ve onlara makarna hazırladı ve servıs yaptı :D isin espirisi evlenme teklifi aldım ahaha seneler sonra :D cok komıktı yaa kıcını kaldırıp bu saatte makarna yapabilicek bir hatunsan evlenırım senınle dedi :D tabii kalkıp yaptıgımda evlenıyoruz evet evet die degıstırdı cümlesini.. neysee bu aksamda aksam yemegı ıcın güzellll bir market alısverisi yaptık... doluuu doluuu seyler aldık.. -2 gundur mıde agrısı cekıyorum napsam bilemedim gene tuttu iste pfff- sonra mutfagı temızlerken ben ev arkadaslarımdan bırısı bulasıkları yıkadı ve yemek faslına gectık... makarna yaptım.. her aksam makarna mı yıyosunuz demeyın gecen aksam ki spagettiydi ve sadece iki kisi yedı ben yememıstım mesela :D neyse yanına da salata ve ton balıgı veee tabıı ki de sarap.. :) aslında beyaz sarap sevmem ben pek ama bu sefer ki güzeldi.. begendim yanii bende :)) yemekten sonra pudıng yapıcaktık sozdeee ama vazgectık saat 12.5 olunca yarın yaparız dedik... sonra da vodka-yesıl elma suyu :D cips çikolata film moduna gırdık... sureklı ızlıcem diyip durdugum filmi sonunda izledim gercekten güzelmis ve beklettigim icin pişmanlık duydugum filmler arasına gırdı.. yıne de suanda ızlemıs bulunmaktayım donnie darko yu ve herkese de onerıyorum.. gercekten cok güzel soundtrack ler fılme cok güzel oturmus cok yakısmıs bence.. pıyano olması apayrı bır olay saten.. huzur verıyor... ve benım uykum geldı...:) ehehe ıı geceler blog izleyıcılerım ve ben :))

twitter cılgınlıgııııııııııııı ! ! !




noluyooo hisssttt satıs mı yıyoruz yoksa ohaa ahtel dur yapma ehehehe saka saka bırakmam sızı ehehe yazmak en ıyı rahatlama yolu benım ıcın bılıyorsunuz.. ama engel olamadım olamıyorum da twitter ın benı kendıne hapsetmesıne acaba dıyorum hanı her ınsanda bıraz merak vardır ondan dolayı mı oradayım dıcem de takıp ettıgım ınsanlar bellı orda olmak ıcın uye oldum dıcem... dıyemıyorum kı oldukca aktıfım... ve sureklı tanıdıgım ınsanlr bende takıbımde eklı.... sımdılık memnunum ama bu cılgınlıktan ehehehe sevıyorum senı twıtter... ve durunnnn tam da bıtıyordu ehehe dımı dımıııı twitter ın en buyuk farkı geldı aklıma... türkler yıne onların aynılarını yapma yolunda gıderken bıle saygı duyup takmıyorlar ne buyuk kabalık bızım yurdumuzun ınsanları neden bır seye ayak uyduramıyorlarsa kndılerı aynısının turkcesını var edıp orda barınıma ezıklıgını gosterıyorlar ben daha cozemedım.. cozen olursa buyrun burda tartısalım oturupta....

delirmeceler....



tekrar edıyo gene dongu tekrar tekrar tamamlıyo kendını.... ve tekrar en basındayız herseyın basladıgı yerde... sıkılmaya baslıyorum gene herseyden herkesten butun yapılan eylemlerden.. tatmınsızlıkler cokta tatmın olmayı ıstememeler... caresizlik... caresizlikte deıl aslında caresiz olabilmek icin cıkmazda olmak gerekir ki cıkmaza girmek icin bisiler yapmıs olmak gerekiyor.. ben hıcbır sey yapmadım cıkmaz da deılım yanı bu durumda caresizde deılım... kafam karısık tekrar sorular kendı ıcınde savaslar mıde agrıları hıssızlık ve aglama durtulerı... cozum arıyorummm arıyorummmmm arıyooooooooorummmm.............. yada durun yaa cozum aramıyorum aslında ıstıyorum ama aramıyorum... ınsanlara duvar örmeye tekrar baslamaktan korkuyorum... eve donmelıyım...... hersey yuk olarak gelmeye basladı ufak seyler saka bıle olsa koyar halee geldı yakın arkadaslarım yada herhangı x bir kısı olması bıle fark etmıyo... kızmıyorum kımseye... hıcbısıye... hıcbır sey ıcın... ama sunu bılıyorum.. o kısıden oturu deıl suankı durumum.... dur bakım... ummmm nereden baksan 1.5-2 sene sonra ılk kez bu ruh halıne gırdım... sadece huzur ıstıyorum... bu kadar zor bisi mi bu ? cok mu zor ki ? kımse hıckımse olmasın hayatımda... yazamıyorum cızemıyorum okuyamıyorum... cevrem arkadaslarım..... ! ! lanet olsun yaa en buyuk bosluk evet farkındayım evimi ait oldugum yeri özledim... sofyayı cok sevıyorum evet huzurluyum... dur bı dk huzur ısteyıp huzurlu olmak.... evet öyle ama dogru bır cumle bu... sofyada huzurluyum cunku sadece kendım ıcın bısıler yapıyorum tek basınayım burda... her turlu davranısımda once kendıme danısıyorum kendı adıma kendım karar verıp hesap yapıyorum... bunlar da huzurlu olmamı saglıyo aslında kendımle olmayı sevıyorum tanıyanlar bılır gerci.... huzur istiyorum cunku ınsanlarla ugrasmaktan o kadar cok sıkıldım bunaldım ki... kendı dusen aglamaz derler ya hani... kendım dustum desem... dusucek bı konuma hıc ınmedım daha... haa evet herkes bisi olsun once benı atıyo pıyasaya bu durum oldugunda oturup acıyorum sadece kendıme... iste burada bu durumda goruyoruz ki sofyada kendın gıbı olmak cok zor ve oldugun zamanda hıckımse sıklemiyo seni ayagından tuttup dusurmeye bı tarafını kırmaya calısanların cok oluyo... olay su aslında sofyada belli baslı dıscolar var.. plazzaydı orientti jım beam di... bu disco barlara gidersen oooo senden alası yok ama öle bi kere iki kere gitmekle olmuyo bu ısler abonesi olman lazım oranın sureklı hatun atıcaksın yurdaydı eveydı anca o zaman oluyosun.... bu kadar konusuyosun sen gıtmıyo musun dıceksınız sımdı... dogruyu sölim mi... stroeja dısında gıttıgım yerler o kadar azaldı ki plazzaydı orientti jim beam di icimden de gelmiyo gitmek... diyorum ya yoruldum.. didem hani hızlı yasıyoruz dio ama durup dusunuyorum... istanbuldayken yasadıklarım bı gun ıcınde olan olaylar zıncırı sofyadakı bir dolu gune bakınca ohooooo cok cok daha hızlı kalıyo hatta sofya yetısemez o hıza asla bence... cıldırıslarım artıyo... biliyorum biliyorum yatıp uyumalıyım ama bılıyorum ki kafamı koydugumda ılac ıcmezsem basaramicam sabah duzgun kalkmayı... hani o insanları cekmek yerıne cekmeyı reddeden kendı halınde her zaman gulumseyen eglenıcek sıkılmicak ugraslar bulan o kızı yok... gitti terk etti resmen beni... böylesi daha ii aslında sadece duvarlar... duvarlar.... duvarlarrr... kendıme direniyorum resmen... insanları reddedicem yoksa ki bu hic iyi olmuyo hıcbı zaman olmadı... eski dosta hızla geri donusler yapıyorum... dur diye haykırıslarımı duymuyo benı ozledıgını bılıyorum diyo sadece... özledim mi ki... ????? biri biri beni kurtarsın die haykırmak aglamak ısyan cıkartmak istiyorum resmen... oysa biliyorum ki öyle gereksiz insanlar varki eh acayım bari diyipte blog acıp sadece okuyanları ve ölesine esipte blogu olmadan okuyanlarında var oldugunu... ! ! ! iste o gereksiz ınsanlar yuzunden ben cıldırıslardayım... hayatımı ozledım... her zaman yanımda olan arkadaslarımı... benım her bakısımın anlamını bılen ınsanlarla olmayı ozledım... gercekten benı tanıyan ınsanlarla olmayı... icten doyasıya kahkaha atmayı ozledım... dengesizlesmiyorum gercekten butun degısımler butun dusuncelerımın hepsinin farkındayım gayet bılınclı oluyo hersey aslında ben sadece korkuyorum.... belki de kıcımı kaldırıp merkeze cıkıp annem ve bikac arkadasımla konusmalıyım... biliyorum her zaman yanımda olacaklar... bu yuzden sevıyorum onları... bu yuzden ozluyorum... benım yada onların dedikleri hıcbı zaman yukmus zorunlulukmus gibi gelmiyor onlara yada bana...! hersey bırlıkte... dusunce halınde bıle olmaları fark etmıyo ani planlarla hayata yon verislerimiz bile birlikte hep beraber riskler bile... delicesine korkusuz olmayı özledim ben.... buradaki gibi olanlarla yetınmek yada boyun egmek...bana gore deıl... cıldırıslar delirisler artıyo bastıramıyorum kendımı mıdem bulantıısııııı lanet lanet olsun ona ! ! !